TÜRK DÜNYASI’NDA NİÇİN RAMAZAN BAYRAMI FARKLI GÜNLERDE KUTLANIYOR?
Yarın Türkiye’de Ramazan Bayramı. Peki diğer Türk illerinden bayram ne zaman? Bu da ne biçim soru diyebilirsiniz ve herhalde onlar da yarın kutluyorlar diye düşünüyor olabilirsiniz? Maalesef öyle değil.
Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan ve Özbekistan yarın değil, öbür gün, yani 5 Haziran günü ramazan bayramını kutluyorlar. Rusya Federasyonuna bağlı Tataristan ve Başkurdistan gibi özerk Müslüman Türk Cumhuriyetleri, Türkiye gibi 4 Haziranda bayram yapacaklar.
Ayrıca Türkiye’de ramazan bayramı üç gün kutlanırken, diğer Türk cumhuriyetlerinin kiminde bir gün, kiminde ise sadece iki gün kutlanıyor.
Evet, Türk dünyası 1991’den beri yaklaşık 30 yıldır işbirliğini geliştirmek istiyor. Ama hala bazı temel meselelerde anlaşma sağlayamadık.
Türkler birbirlerini daha iyi anlasın, dilde ve fikirde birlik olursa, işte de birlik olur düşüncesiyle her cumhuriyetin ortak standart bir Latin alfabesine geçmesi dilbilimci alimler tarafından 1991’lerde tavsiye edildi. Ama ne yazık ki, bunda tam başarı sağlanamadı.
Türk dünyası cumhurbaşkanları zirve toplantıları 1992’te Ankara’da başlamıştı. Ama 2009 senesine kadar 18 yıl düzensiz bir şekilde yapıldı. Bazı yıllar toplandı, bazı yıllar toplanmadı. Bazı ülkeler toplantılara gelmedi. Bu 2009’a kadar böyle sürdü. O sene Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in Nahçivan Zirvesindeki teklifiyle “TÜRK KONSEY”i adında bu toplantıları organize eden uluslararası bir teşkilat kurulduktan sonra bu toplantılar düzene girdi.
Aslında alfabe ve dil, ülkelerin uluslararası ilişkileri din ile ilgili ortak kural ve kaidelere göre biraz fazla farklılıklar içerir. Çünkü her Türk cumhuriyetinin jeostratejik konumundan dolayı farklı dış politika tercihleri olabilir; lehçe özelliklerinden dolayı dillerinde kelime ve telaffuz farklılıkları vardır. 70 yıllık Sovyet dönemi sırasında Türk ülkelerinin dilleri arasındaki farklılıklar daha da artmıştır.
Ama İslam dini öyle mi? Hepsinin kıldığı beş vakit namaz aynı. Namazını kılarken döndüğü kıble aynı. Tuttuğu oruç aynı. Okuduğu Kur’an aynı. Dua ettiği Allah’ı aynı.
Ama gel gelelim ramazan bayramı ve kurban bayramı gibi dini günleri farklı. Bu nasıl oluyor? Türk cumhuriyetlerinin diyanet işleri başkanlıklarının aralarında ilişki yok mu? Birbirleriyle görüşmüyorlar mı? Bu cumhuriyetlerin ilahiyat alanındaki alimleri birbirleriyle görüş alışverişinde bulunmuyorlar mı? Bu nasıl kardeşlik? Hem dindaşsın, hem aynı kök, aynı kültürdensin ama bayramların farklı oluyor.
Evet bazı Müslüman Arap ülkeleriyle de bayram günlerimiz farklı. Onları anlıyoruz. Dilimiz, kültürümüz farklı. Gerçi eğer İslam evrensel ise, aynı kitap, aynı peygambere inanıyorsak, bu farklılığın da olmaması lazım. Ama ne yazık ki, çeşitli sebeplerden bu farklılık var. Bunu bir nebze anlıyoruz.
Fakat aynı kültür, aynı kökten gelen birbirlerine kardeş diye hitap eden Türk cumhuriyetleri arasındaki bayram günlerindeki farklılıkları anlamak güç.
Demek ki, Türkler kendi kendilerine anlaşamıyorlar. Ortak noktalarını anlamaları için bir teşkilat şart. Mesela bu hususta Türk dünyasında diyanet işleri konseyi niçin kurulmasın? Bu olmadan din işlerinde birlik beraberliğin sağlanamayacağı anlaşılıyor. Ayrıca böyle bir kurum dünyada Müslümanlar yönelik islamofobi ve gençlerimize yönelik dini aşırılıklar içine çekme tuzaklarına karşı Türk dünyasının ortak önlemler almalarına da yardımcı olabilir.
Bu sebeple Türk dünyasında dini meselelerde Türk cumhuriyetleri arasındaki işbirliğini pekiştirecek ve düzene koyacak bir kuruma ihtiyaç var görünüyor. Türk Cumhuriyetleri devlet başkanları zirve toplantısı bu sene Ekim ayında Azerbaycan’da toplanıyor. Temennimiz Türk Cumhuriyetleri Devlet Başkanları Zirve toplantısında “TÜRK DÜNYASI DİYANET KONSEYİ”nin kurulması ve Türk dünyasının ortak dini bayramları olan ramazan ve kurban bayramlarındaki farklılıklar bundan böyle son bulur.