KORONA GÜNLERİNDE PARKTA SINAV KAĞIDI OKUMAK

Koronavirüs bu sene eğitimde başta ders ve sınav sistemini olmak üzere çok şeyi değiştirdi. Dersleri uzaktan eğitimle verdik, sınavları çevrimiçi yaptık. Sınav kağıtlarını bu sebeple parkta, cafede, sahil kenarında okuma imkanı da doğdu. Belki bu da teknolojinin nimeti herhalde.

Bu nasıl olur? diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Oluyor, hem ekonomik ve hem de sahilde püfür püfür esen serin rüzgar altında rahat oluyor. Devamı…


YENİ KİTAP: CENGİZ HAN’IN BÜYÜK OĞLU ALTIN ORDA DEVLETİNİN KURUCUSU CUCİ HAN

Kazakistan’da Almatı’da henüz baskı aşamasında olduğunu haber aldığımız bu kitabın yazarı Cengiz Han isimli önemli eserin yazarı merhum Profesör Doktor Zarıdahan Kıynayatoğlu’dur.

“Kazak Devleti ve Cuci Han ismi taşıyan kitap yakında Almatı’da kitapçılarda okuyucularıyla buluşacaktır.

Bu sene Kazakistan’da Altın Orda’nın 750 yıl dönümü çeşitli etkinliklerle kutlanacağı ve Cuci Han’ın türbesinin restore edilerek büyük bir tarih kültür kompleksi haline getirileceği için kitap büyük öneme haizdir.

http://www.kadinsunum.com/ moda panosu http://turbanlikadin.com/ tekno city evlilik/ http://www.gelecegihayalet.com/ kadın diyet uzmanı kadın portal makyaj ve kozmetik sırları


BİR KAZAK, ÖZBEK VEYA KIRGIZ’A TÜRK MÜSÜNÜZ? DİYE SORMAK HAKARETTİR.

Bu durumu Türkiye’deki Kazakistanlı öğrenci Banu Nakışbek güzel bir şekilde anlatmış. Maalesef bazı kendini bilmezler Kazakistan’a Özbekistan’a gidip oradaki özbeöz hakiki Türk olan kimselere “Sen Türk müsün?” diye soruyorlar?

Hayır cevabını alınca “bak işte bunlar türklüğünü inkar ediyorlar, Rus olmuş” diyorlar. Oysa oradaki insanlar hakiki Türk oldukları için türklüğünden şüphe etmiyor ama sorunun şeklinden “Sen Türkiye vatandaşı mısın? Oğuz türkü müsün?” şeklinde anladığı için “Hayır değilim” diye cevap veriyorlar. Çünkü onlar Türk vatandaşı değildir. Gayet normal bir cevap. Çünkü Türk, dar anlamda Türkiye vatandaşı, geniş anlamda Türk dünyasının bir ferdi demektir. Soran ikinci anlamı kastediyor, cevap veren birinci anlamda anlıyor.

Ama bunu fark edemeyen soruyu soran kişiler türklüğünü inkar ettiği şeklinde bir algıya kaplıyorlar.

Böyle anlamsız bir soru soranın da böyle yersiz bir algıya kapılması da normaldir.

Escort
Samsun escort
Escort bayan Taksim

Banu Nakışbek’in Videosı


ABAY’A GÖRE ÇOCUK YETİŞTİRME

Talep (öğrenme isteği) ve anlayış sevgiden çıkar. İlim ve bilime olan sevgi demin söylediğimiz üç şeyden oluşur. İlim ve bilimi çocuk en başta kendisi arayarak bulamaz. Başta zorla veya kandırarak alıştırmak (ilgisini çekmek) gerek, öğrenip (alışıp) kendi arayacak hale gelene kadar. Ne zaman bir çocuk ilim ve bilimi sevgiyle isterse, o zaman o adam olmuş demektir. Ondan sonra ondan Allah-u Teâlâ’yı tanımak, kendini tanımak, dünyayı tanımak, kendi insanlığını kaybetmeden geçimini kazanmak, zararlı olandan kaçınmak gibi farklı ilim ve bilimleri öğrenir, bilir diye ümit edilebilir.

Aksi halde, olmaz, en fazla yarım yamalak olur. Onun için çoğu zaman ebeveynler küçükken çocuklarını ikiyüzlülük etmeye alıştırırlar, sonradan hocaya verirler veya çocuklar kendileri hocaya gider, hiçbir netice olmaz. Devamı…


KAZAKİSTAN’DA DOMBIRA İLE FOTO BAYRAK YARIŞI BAŞLADI

Ünlü dombıra sanatçısı değerli kardeşim Savle Janpeyisova bize “dombırailefoto” bayrağını göndermiş. Kabul ettik ve bayrağı değerli ilim adamı, yazar ve sanatçı olan Prof. Dr. Tursınkhan Zakenoğlu, Kazakistan Yazarlar Birliği Başkanı değerli ağabeyim Ulugbek Esdevlet geçen hafta bağımsızlık gününde büyük konserde ustaca yönetimiyle büyük takdir toplayan orkestra şefi değerli kardeşim Nurlan Bekenov ve Türkiye’de dombıra tanıtımında büyük emekleri olan Beşir Köse ile Sedat Solakoğlu’na teslim ediyorum.


KAZAK TÜRKLERİNİN ORTAYA ÇIKIŞI İLE İLGİLİ EFSANELER

Kazak Türkleri arasında yazılı edebiyatın gelişmesi Abay Kunanbayoğlu (1835-1908) ile başlamış olmasına rağmen, sözlü edebiyatın tarihi çok eskilere dayanır. Kökü M.Ö. dönemlerde yaşamış Hunlara kadar uzanan Bozkır Türk Kültürünün yaşayan temsilcileri arasında önemli bir yere sahip Kazak Türklerinde destan, efsane, şecere, bilmece, atasözleri, koşma, mani ve ağıt şeklindeki sözlü edebiyat ürünleri çok zengindir. Bu ürünlerde biz Kazak Türklerinin tarih sahnesine çıkışına ait birçok bilgilere rastlamaktayız.

Devamı…


VAKIF VE DERNEK ÇALIŞMALARINA ÇOK ŞEY BORÇLUYUM

1986’da Kazak Türkleri Vakfı’nın kuruluş çalışmaları esnasında değerli büyüklerimizle dönemin Zeytinburnu Belediye Başkanı Muzaffer Çavuşoğlu’nu davet etmiş, destek istemiştik. Bu fotoğraf o ziyaretin hatırasıdır. Kazak Türkleri Vakfı’nın kuruluş çalışmalarına baştan sonra aktif bir şekilde yer aldım.

Devamı…


YENİ KİTAP: KAZAK BAKIŞ AÇISIYLA KÜRESEL TARİH 

Birkaç yıldan beri üzerinde çalıştığım kitap projesinde nihayet sona yaklaştım. Dünya tarihi üzerinde yeni bir konsept üzerinde çalışıyordum. Bugüne kadar yazılan dünya tarihlerinden farklı olacaktı. Çünkü, okuduklarımda Türkler ve özellikle İslam öncesi Türk tarih ve kültürü çok az veya yok gibiydi.

Zaten böyle kitap yazımı için çıkmamda temel sebep bu eksikliği bir nebze olsun gidermekti. Bu çalışmama özellikle Kazakistan’da akademisyenler ve gazeteciler çok ilgi gösterdiler. Devamlı röportajlarda bunu soruyorlar.

Çalışmanın Allah’ın izniyle seneye Eylül ayından sonra dört dilde, Kazakça, Türkçe, İngilizce ve Rusça yayınlanması planlanıyor. Kazaklar çok ilgilendikleri için önceliği Kazakça nüshaya vererek şimdiden kapak tasarım çalışmaları başladı. Bakalım bu ilk kapağı beğenecek misiniz? Tabii bu kapak kesin değil, kitap neşredilene kadar başka tasarımlar da yapılacaktır.

Prof. Dr. Abdulvahap Kara


Әбдуақап Қара: Әлем тарихын қазақтың көзімен қарап, қайта жазып жатырмын

(Түркия республикасында туып-өскен тарихшы, шоқайтанушы ғалым, Ыстамболдағы Мимар Синан көркем өнер университетінің профессоры Әбдуақап Қарамен сұқбат)

Сөздік қорымды сөздікпен толтырдым

«Адам айдаса бармайсың, дәм айдаса қалмайсың» дегендей, дәм тартып, Ыстамбұл қаласына келіп қалғанымызда, өзіңізбен кездесіп, кеңесудің сәті түсті. Шетелде туып өскен қазақ ғалымдардың өмір-баяны елдегі ағайынға қызық болары сөзсіз. Сондықтан, әуелгі сөзді өзіңіздің өмір-тарихыңыздан бастасақ.

Біз енді осы Ыстамбұлдың тумасымыз. 1961 жылы осы Зейтінбұрын ауданында өмірге келдім. Әрине, шетелде қазақ болып өмір сүру оңай емес. Халқымыздың бір жақсы қасиеті – салт-дәстүрінің мықтылығы. Алтайдан ел ауа көшіп, осы Анадолыға жеткен ширек ғасырлық көште де көшбасшы аталарымыз бен қайсар аналарымыз ру-тайпалық түзімді, салт-жораны мықты сақтады. Атадан балаға жалғасқан сол тамаша салт бізге дейін жалғасты. Біз ру басылар мен ақсақалдардың сөзін екі етпейтін үлкендердің өнегесін алып ер жеттік. Соған өзімді бақытты санаймын. Ал, кейінгі ұрпақ оларды көрген жоқ. Өзім жастайымнан кітап оқуға бейім болып өстім. Ақша мен сауданың соңынан кетпедім. Әкемнің тері киімдер тігетін шеберханасы және сататын дүкені болды. Оларға қызықпай оқу мен білімнің соңына түстім. Devamı…


PROF. DR. MÜBAHAT KÜTÜKOĞLU RESİM SERGİSİ

1982-1986 yıllarında Lisans döneminden İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümünde rahle-i tedrisinden geçtiğimiz değerli hocamız Prof. Dr. Mübahat Kütükoğlu’nun emeklilik döneminde hobi olarak yaptığı 200 kadar yağlı boya tablodan yapılan seçmelerden bir resim sergisi bugün açılıyor.

Bu serginin düzenlenmesinde emekleri olan Türk Kültürüne Hizmet Vakfı yetkilileri ve İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak başka olmak üzere herkese teşekkür ediyorum. Herkes davetlidir.